Avrupa Yatırım Bankası, Türkiye'deki küçük ve orta ölçekli işletmeler ile orta düzey sermayeli şirketlere yönelik desteğini yenileyerek toplam 300 milyon EURO tutarında üç kredi hattı açıyor. Bu yeni kolaylıklar, Türkiye'nin önde gelen üç bankası ve AYB partnerleri olan Türk Eximbank, Vakıf Bank ve Ziraat Bankası vasıtasıyla sunulacak.

Bu vesileyle, AYB Başkan Yardımcısı Pim van Ballekom şu yorumu yaptı: "Önde gelen üç Türk bankası ve AYB'nin uzun vadeli partnerleri ile işbirliği içinde Türkiye'de girişimcilik için yeni bir finansmanı duyurmaktan özellikle mutluluk duyuyorum. En büyük çok taraflı finansman kuruluşu olarak finansal araçlarımız ve uzmanlığımız, uzun dönem partnerlerimizin yerel uzmanlığıyla biraraya gelerek Türkiye'de gelişmekte olan girişimcilik faaliyetlerine destek sağlamaktadır. Avrupa Birliği’nin bankası olarak AB dışında AYB finansmanından en çok yararlanan ülke olmaya devam eden Türkiye'ye verdiğimiz güçlü desteği 2011 yılında pekiştirme arzusu içindeyiz."

Her bir banka için 100 milyon EURO'luk üç kredi hattına bölünen 300 milyon EURO tutarın imzası AYB Orta ve Güneydoğu Avrupa Operasyonlar Direktörü Flavia Palanza tarafından atıldı. Bu meblağ, KOBİ'ler ile orta düzey sermayeli şirketlerin büyük ölçüde imalat, sanayi, hizmet, sağlık ve sosyal hizmetler ile turizm alanlarındaki küçük ve orta ölçekli yatırımlarının finansmanında kullanılacaktır. Türk Eximbank tarafından kullanılan kolaylık aynı zamanda üretim ve ticaret gibi uygun sektörlerdeki ihracat yönelimli KOBİ'lere ve orta düzey sermayeli şirketlere destek olacaktır.

Bu hatlar, çok sayıda lehdarı hedef alarak 25 milyon EURO'ya kadar yatırım maliyetli projeleri teşvik etmektedir. Orta düzey sermayeli şirketlere verilen krediler, geleneksel AYB kredi kolaylıklarını tamamlamakta ve KOBİ'ler için açılan kredi kolaylıkları ile daha büyük işletmelerin desteklediği büyük projelere yönelik bireysel doğrudan krediler arasındaki boşluğu doldurmaktadır. Türkiye'deki AYB partneri bankalar, daha önceden yapılan çok sayıda kredi düzenlemesiyle AYB fonlarını nitelikli yatırımlara aktarabilecek konumda olduklarını kanıtlamışlardır.